8 Mart 2016 Salı

YASTIĞIN SOĞUK TARAFI

Yazmak için oturursun. Sayfa sana bakar, hamurunun damarlarını görürsün. ekran tüm beyaz donukluğuyla somurtur ya da. Beklersin, gelmez. Gelmesini beklediğin aptal bir mesaj gibi, anlamsız bir gülme simgesi gibi, gelmez. Sonra aniden gelen olmadık yerde insanı koşturan çiş gibi, sessiz bir sınavda akan burun gibi, herkes uyurken hapşırmak ve koridoru inletir gibi, beklenen o aptal ve sarhoş, ne olduğu belirsiz mesaj gibi gelir. Parmakların beyninin hızına yetişemez, nefesin hızlanır. Zaman ekine, yüklemine bakmadan okutasın gelir. İlk hali hep daha iyi gelir.
Çalmayı bile bilmediğim gitarın her notasını tek tek dinlemek gibi şarkıda, incelersin mimiklerini ve yüzündeki her bir teli. Aynı gitarda olduğu gibi zevk almak ve ne hissettiğini anlamamak arasında gidip gelirsin. Düşündüm ki, en zor şey karar vermek ve bunun yükünü sırtlanmakmış. Duygulardan emin olmamak... ve kimseyi suçlu ya da kötü hissettirmemek. tam olarak imkansızmış. Tıpkı o gece gelen ve yüzünü güldürürken utanmana neden olan saçma kelime dizileri gibi. Kendini gülerken bulmak ve sonra ateşinin çıkması. Kendinden utanmak ne zormuş. Kafelerin loş ışıklı tuvaletlerinde aynı şeyi kendine tekrarlamak. Sesli söyleyerek kabullenmeyi denemek ve bir saniye sonra ne saçmaladım deyip içindeki tüm hislerin gömülmeyi reddetmiş ölüler olması. Tekrar çıkacaklarını bildikleri için olsa gerek...

Yazılar aniden gelir. Çiş gibi. Çimlere yapılan ve buram buram alkole bulanmış çam gibi. Çünkü yazılara neden olan şeyler çok ani olur. Hiç bir patlama planlı olmaz... en azından patlatanlar dışındakiler için. Birden birebir şey kafana düşer, bir gözlük kırılır yenisi gelir, binlerce yıldır var olan gerçekler değişir. Sen artık başkasısındır. O da başkası ve her şeyin bir adı, kalıbı, tabusu var. Uymak istemezsin  ama başkaları uysun istersin....sonra da yatağın soğuk tarafına yaslanır  ve geçmesini beklersin. sonucunu kimse bilmiyor. Belki de kimse beklemiyordur.
                                                                                                                             BUKALEMUN