15 Temmuz 2016 Cuma

Çocukları Sahneden Alalım

bazı cümleler hayatınızı değiştirir. kimisi sadece bir kere söylenerek ve bir kere oldukları için, bazılarıysa çok defa söylendikleri için. aptal saptal yargılar vardır, aslında düşünmediğini kendinin de bildiğin ama olmayacak insanların yüzüne tükürdüğün. aptal saptal cümlelerin vardır kıçına sokup uzaklaşman gerekirken olmayacak zamanda en olmayacak kişinin hayatını siktiğin. evet siktin. kibarı ya da doğru söylemi, cinsiyetçi ya da aşağılayıcı olmayanı yok. çünkü öyleydi. birden fazla insanın hayatında, birden fazla dönemi çalarsan o insan asla tam olamaz. artık ihtiyacı olmadığını düşünse bile, eksik parça her zaman temeli sarsar.
 sen bir insanın ilk taşını çalarsan o insanın içine düşen her taş meteor etkisi yaratır. çünkü benim güzel yapı taşım, harç malzemem, benim çok güzel tohum kaynağım, sen oyulmuş bir dişi dolgusuz gibi açıkta bıraktın. çünkü sen günün yaşanmaya en değer saatlerinden beni korkuttun. çünkü sen kalbimi şebek götü gibi açık ve sikilmeye müsait bir şekilde ortada bıraktın. midyeydim ve kabuğumu kırdın. ve ben, bu yüzden içine kum taneleri kadar insanlar, sözler, olaylar kaçtığında buruşup büzülen bir et parçası oldum. kabuğu onarmak da öyle kolay değil ha. çok titremem, ağlamam, bağırmam, sana benzemem ve kendimi dövmem gerekti. kolay mı sanıyorsun? değil. biliyorsun çünkü sen üstüne basılmış bir midyesin ve tüm parça pinçik halinle, gelip benim güzel kabuğumu zedeliyordun.
  hayır tatlış kızlar gibi istiridye demeyeceğim. denizin en çirkini denen, tüm zararlı metalleri ve boku püsürü kendine toplayan midyeyim ben. asla tatlı da olmadım. olmayacağım da. beni çok yersen zehirlenirsin. taşakların ölür. çocuğun otistik olur. asla tatlı olma fırsatım olmadı.

o yüzden şimdi çocukları sahneden alalım ve dağılalım, çünkü almamız gerekirken ordaydılar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder