24 Ocak 2015 Cumartesi

hayal ve intikam üzerine

İnsan hayal edebilen ve bu kurduğu hayallerle kendini kandırarak hayatta kalabilen bir canlıdır. Hayal kırıklığı ise düşünce işleyişinin çuvallamasıdır. Hayal kırıklığıyla dolu bir hayatta insan yaşamak istemez çünkü yaşaması için kendini kandırma ilizyonu artık işe yaramamaya başlamıştır.


Ben çocukluğumdan beri hayal kuramıyorum, çünkü kurduğum her hayalin çok kısa bir süre sonra yıkılmasından sonra hayale karşı bağışıklık kazandım galiba siz insanlardan ve insansı davranışlardan nefret etmemin nedenlerinden bir tanesi bu, örneğin kurduğum hayal, annemin ve babamın yanımda olmaları ve benimle konuşabilmeleriydi, öldüklerini biliyordum ya da en azından ve o zamanlar ölümün bir daha onları asla göremeyeceğim demek olduğunu da, bu hayalimi güvenlik görevlisinin gece beni yatağımdan çıkartıp odasına götürmesi ve donunu çıkartıp beni kucağına oturtmasına, sürtünmesine kadar sürebildi. Çocuktum ve ruhuma tecavüz edilmişti, o iğrenç ağız kokusu, çalı bıyıkların ördüğü yapışkan dudaklar ve sert kollar, her gözümü kapattığımda kulağıma gelen o sapık sesi. Bundan sonraki hayallerimin çok azı çocukça olmuştu kısa bir süre sonra ise oradan kaçma hayalleri kurmaya başlamıştım.

Defalarca yakalandım ve her yakalandığımda müdürenin bana verdiği oda cezası ve her gün sabah hadamenin akşam güvenlik görevlisinin beni ziyaret etmesi ve elleriyle vücudumda ellemedik yer bırakmamaları, sürtünmeler öpmeler ve okşamalar...

Son kaçışımdan bu yana hiç hayal kurmadım ama şimdi bir tane kuruyorum, ölmek ve kurtulmak fakat hayallerimin tekrar "sikilip atılmasından" korkarak hayallerimi "siken" herkesin hayatlarını sikeceğim...



Kofti Yazar Aktardı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder